Erken Yaşta Eğitim

Erken Yaşta Eğitim – Bilgi Formu

Dr.Stephanie Lorenz

DSA UK Eğitim Konsorsiyumu 2006

 

Giriş

Down sendromlu pek çok çocuk anaokulu, kreş gibi yerel okul öncesi eğitimlere katılmaktan oldukça zevk alır ve bu ortamlar onları ileride gidecekleri   okullara hazırlayarak buralara adapte olmalarını sağlar.

 

Sosyalleşme

Önceki yıllarda asıl amaç sosyal entegrasyondu. Down sendromlu çocukların normal gelişim gösteren yaşıtlarıyla etkileşimi sadece onlar için değil aynı zamanda diğer çocuklar için de faydalı olacaktır. Down  sendromlu çocuk muhakkak tipik gelişim sürecindeki diğer çocuklardan (davranış ve kazanımlarında kendi yaşıtlarına rol model olan) birtakım şeyler öğrenecektir fakat ekstra yardım ve desteğe de ihtiyacı olabilir. Down sendromlu çocukların çoğunun hem gelişimsel hem de sosyal ve duygusal düzeyleri öğrenme güçlüğünden kaynaklanan sebeplerle yaşıtlarına oranla daha düşüktür. Dahası, sezgisel anlaşma yönünden gelişim göstermeleri de pek olası değildir. Sonuç olarak, dünyayı anlamaları pek ileri düzeyde olmayacaktır ve davranışları daha ziyade kendilerinden yaşça daha küçük çocuklarınkine eşdeğer olacaktır.  Ayrıca diğer çocuklarla sosyal etkileşim kurabilene kadar bilişsel alanlarda gelişim kaydedebilmesi ve yakın çevresini anlayıp makul cevaplar verebilmesi çok güçtür.

Sosyalleşmenin  Down sendromlu bir çocuk için sağladıkları:

  • Yerinde cevaplar verebilmeyi ve katılım sağlamayı öğrenme
  • Sözel talep ve direktiflere cevap verebilme
  • Oturma, sıraya girme ve paylaşma gibi bazı davranış modellerini öğrenme
  • İşbirliği yaparak oyun oynayabilme
  • Bağımsızlığını geliştirme: kişisel gelişim ve pratik beceriler
  • Arkadaşlıklar kurabilme
  • Başkalarına yardımcı olabilme

 

Anaokulu/ Okul Öncesi Ortam

Down sendromlu çocukların pek çoğunun konsantrasyon süresi yaşıtlarınınkinden çok daha kısadır. Ayrıca aynı anda birden çok duyuyu algılayıp işleyebilmeleri  (örn. dinleme ve kaydetme) daha zordur ki bu durum da odaklanma becerilerini  engeller. Bu zorluklar daha ziyade erken yaşlarda görülür ve Down sendromlu pek çok gencin dikkatlerinin kolayca dağıldığı ve bir aktiviteden diğerine çok hızlı bir şekilde geçiş yaptıkları görülmüştür. Durum ne kadar gayri resmi ve odaklanması güç olursa, çocuğun bir aktiviteye dikkatini uzun süre kanalize edebilmesi de o kadar zor olacaktır.

Bununla birlikte Down sendromlu çocuklar düzen ve rutini öğrenme ve bunlara yanıt vermede başarılıdırlar.

Günlük rutin ve düzeni kuvvetli görsel öğelerin  (örn. fotoğraflar  ve referans nesneler) yardımıyla öğretmek çocukların öğrenmelerini kolaylaştırır. Bu şekilde, çevreyi çok daha iyi kavrayabilir, durum ve aktivitelere daha kolay adapte olur ve bir sonraki aktiviteyi tahmin edebilir.  Bu şekilde sözel açıkla ve talimatları da anlamaları daha kolay olur.

 

Motor Gelişimi

Büyük ve küçük motor koordinasyon becerisine dayanan aktiviteler (oturma, emekleme, yürüme,koşma, oyuncaklarla oynama, kendi başına yeme/içme vb.) çocuğun dünyayı keşfetme olanağını arttırır. Bu sebeple, erken yaşlarda çocuğun motor gelişiminde oluşacak bir bozukluğun bilişsel gelişimini de kısıtlayacağını göz önünde bulundurmak önemlidir. Zayıf kas tonusuna (hipotoni) daha meyilli olan Down sendromlu çocuklar, motor becerilerini geliştirmekte ve makas, kalın tıknaz kalemler, eklemeli bulmacalar gibi materyalleri kullanmakta ekstra yardıma ihtiyaç duyarlar.  Ayrıca, çeşitli çoklu-algı aktiviteleri de oldukça faydalıdır. Daha detaylı bilgi için,  DSA’nın küçük motor becerileri hakkındaki bilgi formuna göz atabilirsiniz.

 

Kişisel Gelişim ve Bağımsızlık

Çocukların  kendi kendilerine yetebilme becerilerinin gelişmesi, okula hazırlanabilmeleri ve diğer çocukların onlara anneli yaptığı durumlar açısından oldukça önemlidir. Tuvalet eğitimi, kendi başına yiyip içebilme ve örneğin paketlenmiş bir yemeği açabilme gibi aktivitelerde yardıma ihtiyaç duyabilirler. Bu beceriler ufak adımlarla başlamalıdır. Tutarlılığın sağlanması açısından anaokulu ve ev arasındaki bağlantı oldukça önemlidir. Bununla birlikte,  unutulmaması gereken şey  özellikle tuvalet eğitimi gibi bazı kişisel becerilerin erişkinlik gerektirdiği ve bu nedenle çocuk fiziksel ve bilişsel olarak hazır olana kadar öğretilemeyeceğidir.

 

Dil ve Konuşma

Down sendromlu pek çok çocukta bazı bazı  dil ve konuşma bozuklukları mevcuttur.  Çoğu 2-3 yaşlarında konuşmaya başlar.  Fakat çok büyük bir çoğunluğu erken yaşlardan itibaren çok az veya hiç konuşma dili kullanmayıp işaretlerle, jestlerle ve vücut diliyle çok iyi bir iletişim kurmayı başarır.

Dil öğrenme zorlukları, bilişsel gelişimi bazı noktalarda engelleyerek çocuğun daha kısıtlı kelime haznesine ve bilgi birikimine sebep olur.  Down sendromlu çocuklar yaşıtları olan diğer çocuklar kadar  dili düşünme, anlamlandırma ve hatırlama için kullanamazlar.  Konuşmaya teşvik etmek ve dillerini geliştirmek için iletişim kurmalarına ve anlamalarına yardımcı olmak çok önemlidir. Down sendromlu bir çocuğa  işaret ve jestlerle (Makaton veya Signalong gibi) eğitim vermek, anlamalarına ve iletişim becerilerini geliştirmelerine son derece yardımcı olur.

Konuşma ve işaretler bir arada kullanılır ta ki çocuk kelimeleri söylemeye ve işaretlerden vazgeçilene kadar ve bu yaş genellikle 5 civarıdır.

 

Duyma ve Görme

Down sendromlu pek çok çocuk, yapışkan kulaktan dolayı belli derecede duyma kaybı yaşar.   Bu durum konuşma gelişimlerini de etkiler. Bu yüzden çocukların duyu gelişimlerini özellikle solunum enfeksiyonlarının yaygın olduğu kış aylarında düzenli olarak kontrol  ettirmek  önemlidir.

Görme problemleri de oldukça yaygındır. Pek çok çocuk uzak ya da yakını göremediği için gözlüğe ihtiyaç duyar.  Dolayısıyla pratisyen hekiminize bu kontrolleri yaptırmanızda fayda vardır.

 

 

 

Okula Başlama Hazırlıkları – Aileler:

  • Planlamaya erken başlayarak çocuğunuz okula başlamadan önce Özel Eğitim Gereksinimleri Raporunda belirtilen şartların karşılandığından emin olun. Konuşma terapisinin bulunduğunu ve anında yardımın sağlandığını kontrol edin. Örneğin “uzman terapist ile haftada 1 saat terapi”  veya  “ dil ve konuşma terapisti tarafından denetlenen  ve asistan tarafından uygulanan günlük dil programı” gibi.
  • Okul seçimi yaparken , çocuğunuzun kardeş arkadaş veya oyun arkadaşlarının hangi okula gittiğini göz önünde bulundurun; bu önemli bir destek sağlayacaktır ona.
  • Çocuğunuzla gideceği okulu ziyaret ettikten sonra onunla bu konuda konuşun.  Okulun haritasını çizin ve farklı odaları çocuğunuza gösterin. Örn; koridor ya da lavabo.
  • Yere oturarak bir hikaye dinler gibi yapın yada sıraya girerek diğer odaya geçin ve  montunuzu alıp askıya asarak rol yapın.
  • Öğretmeninin, asistanların ve müdürün isimlerini çocuğunuza öğretin.
  • Okulundaki  önemli kişiler ve odaların resmedildiği bir fotoğraf kitabı yapın ve bunlarla ilgili basit cümleler hazırlayın , örn. “Bu benim öğretmenim Mrs.Spencer”
  • Okula yanında götürecekleri hakkında bilgi verin, örn. okuma kitabı, öğle yemeği yada fiziksel eğitim araçları.
  • Çocuğunuza  rahat ve bağımsız hareket edebileceği okul kıyafetleri sağlayın. Ayakkabılarına cırt-cırt, pantolon  veya eteğine lastik ve başından geçirerek rahatça takabileceği kravat temin edin.
  • Yaz tatilinden önce okul  tarafından çocuğunuza birlikte çalışabileceği bir asistan eğitmenin tayin edildiğini kontrol edin.  Öğretmenin gerekli  özellikleri taşıyıp taşımadığından emin olun, örn. Makaton. Eğitmeni yaz tatilinde evinize davet ederek bütün aileyle tanışmasını sağlayın.
  • İlk  okul günü çocuğunuzu öğretmen ya da asistanına teslim edip, vedalaşın ve hızlı bir şekilde ayrılın. Siz gözden uzaklaşınca ortama alışması daha kısa zaman alacaktır. Okul personeli   yeni başlayan çocukları okula yerleştirmek konusunda tecrübelidir  ve annesi /babası yada bakıcısından ayrılmakta zorlanan çocuklar için de mutlaka geliştirdikleri metotlar  vardır.
  • Çocuğunuz okula yerleştikten sonra sınıf öğretmeniyle görüşme talebinde bulunarak, çocuğunuzun bireysel ihtiyaçları  ve ilk bireysel eğitim planı (IEP) hakkında konuşun. Ev/okul kitabı  vasıtasıyla yada bir e-mail sistemi  kurarak başlangıçtan itibaren okul ile iyi bir iletişim sağlandığından emin olun.
  • Konuşma terapisinin yada diğer ilave hizmetlerin, örneğin danışman öğretmen tavsiyelerinin ne şekilde gerçekleştirildiğini  öğrenin . Bu hizmetlerden vazgeçmek yerine bunların sınıf ortamında mümkün mertebe tedarik edilmesini talep edin.
  • Bütün gün sürekli çocuğunuzun yanında adeta ona yapışık gibi oturan bir asistan öğretmeni istemediğinizi belirtin. Çocuğunuzun   sınıftaki  olağan bütün aktivetelerde yaşıtlarıyla birlikte yer almasını ve öğretmeni  tarafından  düzenli olarak tarafınıza bilgi verilmesini istediğinizi vurgulayın.
  • Okulun  Down Sendromu Derneği Eğitim Destek Paketine sahip olduğunu ve hem öğretmenlerin hem de asistanların bunu okuduğunu kontrol edin.

Okula Başlama Hazırlıkları: Okul Personeli

 

  • Çocuklar okula başlamadan önce aileler ile profesyonellerin  ve okul öncesi eğitim personelinin katıldığı bir irtibat toplantısı yapın.
  • Özel Eğitim Gereksinimleri  Raporunda yer alan çocuklar için gerekli eğitim destek süresinin tamamının verilmeye hazır olduğundan ve  yaz tatilinden önce asistan öğretmenlerin  uygun eğitim sahalarına  atandığından emin olun.
  • İki tane asistan öğretmen bulundurun ki tek bir kişiye bağımlılık olmasın.
  • Okuldan eve ya da anaokuluna ziyaretler düzenleyin. Öğretmen için çocuğun kendi okul yada anaokulundaki güvenli ortamını görmek oldukça önemlidir.
  • Ek ziyaretler düzenleyin ve çocuğun okula alışmasında yardımcı olun. Genel düzen ile ilgili bilgi verin ve okul personelini yakınen ilgilenmeleri için görevlendirin.
  • Okul personelinin Down sendromu hakkında tam olarak bilgilendirildiğinden emin olun-kitapçıklar, eğitim olanakları vs.
  • Çocuğun eğitim programının asistana değil sınıf öğretmenine ait olduğundan emin olun.
  • İletişim, motor becerileri,  edebiyat ve aritmetik kadar çocuğun bağımsız bir şekilde kendi kendini idare edebilmesi, sosyal becerileri ve bireysel eğitim planına dahil olması konusunda da hedefler koyun.
  • Her hafta sınıf öğretmeninin ve asistan öğretmenin birlikte hareket edip plan yapabilecekleri zamanlar ayarlayın.
  • Çocuğa üstesinden gelebileceği  ve çok gerekli olmayan durumlarda destek vermemeye çalışın.  Müzik yada edebiyat saatleri  gibi küçük gruplar halinde yapılan derslerde ekstra destek gerekmez . Asistan öğretmenleri çocuğun yanında sürekli oturmaktansa  farklılaştırılmış eğitim materyalleri hazırlamaya teşvik edin.
  • Çocuğa daha iyi durumda olan yaşıtlarının yanında ya da onlarla birlikte çalışma imkanı verin.  Özel gereksinimler duyan diğer çocuklarla birlikte normal düzende işleyen gruplar oluşturmamaya çalışın. Yetenekli rol modeller ve daha becerikli olan yaşıtları onların da gelişimlerine yardımcı olacaktır.
  • İlkokul döneminde yapılacak ilk yer değişikliği  konusunda dikkatli olun. Özellikle yazın doğan bazı çocuklar için, anaokulunda fazla zaman geçirmesi, becerilerini geliştirmesi ve pekiştirmesi açısından önemli katkı sağlar. Bu çocuklar okul sistemine yaşıtlarından bir yıl daha erken dahil olur. (Çocuk belli bir yaşıt grubuna dahil olduktan ve yerleştikten sonra onu buradan ayırmak önerilen bir durum değildir.)

Çeviri için Şule Toker e çok teşekkür ederiz

metnin orjinali için tıklayınız  Early_years