AAI_ATLANTO-AXİA

ATLANTO-AXİAL İSTİKRARSIZLIK NE DEMEKTİR?   

Down sendromlu bireylerde genellikle sabit eklemleri tutan bağlar çok gevşek olabilir. Bu durum bazı eklemlerde alışılmadık hareketlere neden olabilir.(Genel nüfusa göre çok daha büyük ve bunun yanı sıra uzuv eklemlerini etkileyen bu durum boyun eklemlerinin sabitliğini de etkileyebilir.) Boyundaki bu bölgeye atlanto-axial  eklemi denir. Bu eklem kafamızı eğdiğimizde ya da salladığımızda kullandığımız en tepedeki eklemdir. (3. Sayfadaki resimde görebilirsiniz) Alttaki resmin ortasındaki diyagramda görüldüğü gibi boyun öne doğru eğildiğinde Atlas ve Axis Vertebrae kemikleri birlikte hareket eder. Resmin sağ tarafında gösterildiği gibi bu durumda ortak bağlayıcı bağ gevşek olup Atlas kemiği ileri doğru hareket ettiğinde Axis Vertebrae kemiği onu taşımakta başarısız olur. Down sendromlu bazı bireylerde gevşek bağ problemine ek olarak kemikler de az gelişmiş olabillir.

aaı

  

Brain=Beyin

Spinal Cord=Omurilik

Spinal Column=Omurga

Atlas(First Vertebra)=Atlas(İlk omur)

Atlanto- Axial Joint=Atlanto-Axial Eklem

Axis(Second Vertabre)=Axis(İkinci omur)

Head Up Right=Baş dik tutulurken

Moving Head Forward=Baş hareket ettiğinde

Atlanto-Axial instability=Atlanto-Axial istikrarsızlık

 

BU İSTİKRARSIZLIK DOWN SENDROMLU BİREYLERDE HANGİ PROBLEMLERE NEDEN OLABİLİR?

Vücuttan beyine gelen tüm sinirsel mesajları taşıyan omurilik atlanto-axial ekleminin yakınından geçer. Omurilik çürümesi  Down sendromu olan ya da olmayan her bireyin başına gelebilir. Bu durum zamanla ortaya çıkabildiği gibi gün içindeki ani bir boyun hareketinin omuriliğe baskısı sonucunda da ortaya çıkabilir.

Down sendromlu bazı bireylerde oluşan bu eklem bozulmaları şu soruları ortaya çıkarır:

-Down sendromlu bireyler, omurga yaralanmalarında ve spor yaralanmalarında oluşabilecek durumlarda nüfusun geri kalanından daha fazla risk altında mıdır?

-Down sendromlu bireyler, boyunda oluşabilecek kronik baskıların ortaya çıkarabileceği omurilik sorunlarında nüfusun geri kalandan daha fazla risk altında mıdır?

-Eğer yukarıdaki durumların risk oranları daha fazlaysa Down sendromlu bireylerin daha fazla etkilendiği tahmin edilebilir mi?

-Ani ya da uzun vadede gelişen atlanto-axial istikrarsızlığı önlemek için herhangi bir şey yapılabilir mi?

Doktorların verdiği farklı tavsiyelerden dolayı bu soruların cevaplarından emin değiliz.

DOWN SENDROMLU BİREYLER HANGİ SPOR FAALİYETLERİNDE YER ALABİLİR?

Açıkçası, şu ana kadar Down sendromlu bireylerde spor yaralanmalardan meydana gelen atlanto-axial istikrarsızlık oranlarının çok düşük olduğu kaydedilmiştir. Bunun yanı sıra kaydedilen yaralanmalar diğer bireylerdeki düşme ve kaza sonucu meydana gelebilecek durumlarla aynıdır.

Tramplen, dalış ve boks türü sporlar sadece Down sendromlu bireyler için değil diğer bireyler için de risk unsuru taşımaktadır.

Down sendromlu bireylerin aktivitelerindeki risk oranı kendi yaşıtlarındaki diğer bireylerden daha az olabilir. Çünkü kendilerini daha az zorlayabilirler. Diğer yandan bazı faaliyetlerde koordinasyon eksikliklerinden kaynaklı diğer bireylerden daha fazla risk oranına sahip olabilirler. Bu iki durum birbirini dengeleyebilir.

Doktorlar genellikler anaokullarındaki basit jimnastik çalışmalarının ve trambolin kullanımının Down sendromlu çocuklar için risk oluşturup oluşturmadığını sorarlar. Maalesef ellerinde buna cevap verecek yeterli kanıtları yok. Aynı durum at biniciliğinin erken dönemleri için de geçerlidir. Bütün araştırmalara göre ileri aşamadaki biniciliğin kaçınılmaz riskleri her birey için aynıdır.

Down sendromlu bireyler için tehlike yaratabilecek diğer faaliyetler nelerdir ve herhangi bir önlem alınabilir mi?

Boyun bölgesindeki istikrarsızlık eğiliminden dolayı bazı Down sendromlu bireylerde, trafik kazalarında oluşabilecek omurilik zedelenme riski daha yüksek olabilir. Bu konuda emin olmamakla beraber Down sendromlu bireylerle seyahat edilirken koltuklarda boyun koruma başlığı kullanılması tavsiye edilir. Olası bir trafik kazasında yardım etmek isteyenler bu konuda uyarılmalıdır çünkü Down sendromlu bireyler diğer bireylere oranla boyun incinmelerine karşı daha açıktır.

Farkında olunması gereken diğer bir nokta ise, doktorlar herhangi bir anestezi durumunda nefes borusuna geçirilen tüpü kullanırken dikkatli olmalıdırlar çünkü tüpün ulaşımı sırasında boyun pozisyonu gergin olabilir ve eklem çıkığı oluşabilir. Eğer anestezist ve doktorlar kişinin Down sendromlu birey olduğu konusunda uyarılırsa bu durum hemen hemen hiçbir risk yaratmaz.

ATLANTO-AXİAL İSTİKRARSIZLIĞA SAHİP BİREYLERDE BU DURUM SEBEBİYLE BİR TAKIM SORUNLARIN OLMA İHTİMALİ VAR MIDIR?

BAKICILAR GÜNLÜK YAŞAMDA NELERE DİKKAT ETMELİDİR?

Boyunda oluşan ani kaymalar çok nadir oluşsa da Down sendromlu bireylerde diğer bireylere oranla daha sık rastlanır. Genelde bu tarz boyun problemleri oluşmadan önce bireylerde hafif belirtiler görülür, bu yüzden oluşan herhangi bir değişikliği fark etmek önemlidir.

Bu belirtiler aynı zamanda kronik omurilik problemleri olan yaşlı bireylerde de görülebilir. Bazı sıkışmalardan meydana gelmiş olabilecek belirtiler sizi uyarabilir.

Dikkat edilmesi gerekenler:

-Kulak arkasındaki sert yumruya yakın bir noktada ağrı.

-Boyun tutulmalarının uzun süre iyileşmemesi.

-Kişinin yürüyüş şeklinde bozulma böylece yürümede gözle görülür bir değişiklik oluşması.

-Kişinin el kullanma yeteneğinde bozulmalar.

-Daha öncesinde hiç problem yaşamayan bireyin, idrar tutamamaya başlaması.

Bu belirtilerden herhangi biri görüldüğünde doktora başvurulmalıdır. Eğer belirtiler ani bir şekilde gerçekleşirse acile gidilmelidir.

RUTİN BOYUN RÖNTGENLERİ YARDIMCI OLABİLİR Mİ?

Atlanto-axial istikrarsızlık açısından karışıklığa neden olan asıl soru bu durumu öğrenebilmek için boyun röntgeninin gerekli olup olmadığıdır.

Günümüzde biliniyor ki rutin bir şekilde yapılan röntgen kontrolleri atlanto-axial istikrarsızlığa sebep olan bölümleri belirlemede güvenilir değildir. Başlangıçta istikrarsızlık belirtileri gösteren boyun röntgenlerine sahip bazı bireylerin bir hafta sonra çektirdikleri röntgenlerde herhangi bir kanıt bulunamayabilir. Aynı şekilde, normal boyun röntgenlerine sahip bireyler, bir hafta sonra çektirdikleri röntgenlerde istikrarsızlık belirtileri görülebilir. Bu bulgulara dayanarak, röntgen çekilerek hiçbir yararlı bilgiye sahip olunamayacağı görülür.

Röntgen tespitleri haftadan haftaya tutarlı olduğu bilinen araştırma koşullarında kullanılabilir. Genel olarak, eldeki kaynaklar gösteriyor ki röntgen sonuçlarında herhangi bir sorun bulunmayan bireyler sonrasında bu durumdan mustarip olabilir.

                           Röntgenler HAKKINDA  BİLİNENLER

1986 yılında, DHSS kılavuzunun yayınlanmasından sonra CMO atlanto-axial  istikrarsızlık sahibi Down sendromlu bireyler hakkında tüm doktorlara mektup gönderdi. Önerilerden biri de zorlu spor aktivitelerine sahip bireylerde istikrarsızlığın mevcut olup olmadığını belirlemek için ilk olarak boyun röntgeni çekilmesiydi. O zamandan bu yana elde olan kanıtlar gösteriyor ki omurilikte sıkışma riski olan bireylerin boyun röntgenlerinden güvenilir bir tahmin yürütmek mümkün değil. Özellikle omurilik kompresyonları olan bireylerin röntgenleri normal görünmektedir.

CMO’nun Daimi Tıbbi Danışma Kurulu (SMAC) radyolojik incelemenin atlanto-axial çıkığı riski için yararlı bir işlem olmadığına karar verdi ve 28 Ekim 1995’te bütün doktorlara bununla ilgili mektuplar gönderdi. Amerikan Pediatri Akademisi de bu tarz incelemelerin risk bulunan bireyler için belirleyici olmadığı sonucuna varmıştır. Buna rağmen Özel Olimpiyatlar Komitesi hala bu yarışmalardan önce Down sendromlu bireyler için bu işlemi uygulamaktadır.

                         hangi tedaviler uygundur?

Down sendromlu bireyde atlanto-axial istikrarsızlık bazı göstergelere sahip olabilir. Bu gibi bir durumdan şüphelenen doktorlar hastayı ortopedik cerrahlara ya da beyin cerrahlarına sevk edebilirler. Eğer istikrarsızlık ya da çıkık belirlenirse ve bu durumun problem yarattığı düşünülürse omurganın üst kısmını stabilize etmek için bir operasyon yapılabilir. Bu hassas bir işlemdir ve risklidir özellikle küçük çocuklar için. Fakat operasyon bu sorunun tedavisinde %100 başarılı olabilir. Çocuklarda çekme tedavisi de başarılı olan bir yöntemdir. Ancak boyun eklemi yeniden yerine sabitlenene kadar takip edilmelidir.

 

metnin orjinali için:

http://www.downs-syndrome.org.uk/shop/publications/medical-and-health/for-professionals/1447-eye-problems-in-children-with-downs-syndrome-6.html

Çeviri için Ceren Beceri’ e çok teşekkür ederiz